Peki siz iş ve yaşam dengesi içinde neredesiniz?

Kuşkusuz günümüzün en zor yaşam sanatlarından biri de zamanı yönetmek. Zamanımızı yönetirken maalesef en çok güzellik ve bakım zamanlarımızdan, keyif aldığımız anlardan feragat ediyoruz. Hastalarımla baş başa kaldığımda da “herşeye yetişememek” ortak derdimiz olarak çok sık gündeme geliyor. Günlük temponuz sanki uzun bir koşudasınız ve bitiremiyorsunuz gibi değil mi? Buradaki en kilit kelime denge. Eğer dengeyi sağlayabilirsek işimize, ailemize, sevdiklerimize, kendimize, güzelliğimize ve bakımlarımıza vakit ayırabiliriz. Nasıl mı? İşte size yoğun bir iş temposu içinde bunları nasıl yapmaya çalıştığımın ipuçlarını anlatacağım.

İş-yaşam dengesi neredeyse herkesin duyduğu bir şey olsa da, çok az insan bunun tam olarak ne anlama geldiğini bilir. Dengeniz merkezden uzaklaştığında, fiziksel ve duygusal sorunlar ortaya çıkmaya başlıyor. Uykusuz kalmış, strese bürünmüş bir yüzün modunuzu düşürebileceğini unutmayın. Eğer böyle hissetmeye başladıysanız yüzünüzdeki enerjiyle etrafınıza yansıttığınız duygunun kontrolünü ele almak için müdahale etmekten çekinmeyin. Güzel bir cilt bakımı, mezoterapi tedavisi, belki yüzünüzde, göz çevrenizde gözünüze çarpan sizi asık gösteren çizgileri yok eden botulinum toksin tedavisiyle önce aynada gördüğünüz yüzü olması gereken yere yükseltebilirsiniz. Örneğin göz kapağı ve kaşların düşük olması, kişiye hüzünlü bir ifade verir. Eminim toplantılarınızda böyle bir ifade yansıtmak istemezsiniz. Tedavi sonrasında göz kapağı ve kaş mesafesindeki açılmanın, yüz ifadesini de olumlu anlamda değiştireceğini ve farkı göreceksiniz. Ayrıca, son yıllarda anti-aging uygulamalarına baktığımızda farklı enerji kaynakları kullanarak cildin tüm katmanlarına etki eden lazer sistemlerinin giderek yaygınlaştığını görüyoruz. Yüzünüze ve cildinize daha fazla özen gösterdiğinizde kendinizi daha iyi hissedeceksiniz.  

Birçok insan çok çalışmanın iyi bir çalışan olmakla eşdeğer olduğuna inanır. İyi bir çalışan olmak için önce kendinize vakit ayırmalı ve kendi ihtiyaçlarınızı gidermelisiniz. Uzun saatler çalışmak üretkenliği artırmanın anahtarı değildir. 2015 yılında yapılan bir araştırma, çalışanların belirli bir saat sayısına ulaştıklarında üretkenliklerinin de azaldığını ortaya koymuştur (Pencavel, 2015). Bu eşikte, çalışanların hata yapma potansiyelleri de artmıştır. Genel olarak, iş-yaşam dengesini sağlamak sadece sağlığınız için değil, aynı zamanda üretkenliğiniz için de en iyisidir.

İşte daha iyi bir iş-yaşam dengesinin bazı faydaları:

  • Artan neşenizin yüzünüzdeki yansıması: Önem verdiğimiz insanlara ve şeylere zaman ayırdığımızda modumuzu daha yüksek tutarız.
  • Artan üretkenlik: Bedeninizi ve yüzünüzü dinlendirerek üretken bir kariyere sahip olma olasılığınız yükseltebilirsiniz.
  • Daha iyi sağlık: İş-yaşam dengesini sağladığınızda, stresiniz azalacak ve bu öncelikle cildinize yansıyacaktır.  Cildiniz daha canlı ve sağlıklı görünecektir. Bu arada egzersiz veya spor yapmak gibi daha sağlıklı aktiviteler için zaman yaratacak ve daha iyi hissedeceksiniz.

İşte iş-yaşam dengesine yardımcı olacak bazı ipuçları:

Önceliklendirin ve hedefler belirleyin: Benim için gerçekten önemli olan nedir? Her zaman kişisel bakım zamanlarımdan mı kısıyorum? Önceliklerinizi değiştirmek için kendinize sorabilirsiniz.

Kendinizi ilk sıraya koyun: Bazen kendinize bir kalkan yaratmanız gerekir. Daha iyi bir sağlığa sahip olmak için egzersiz yapmak, daha iyi beslenmek, cildinizin ve bedeninizin sağlığı için günlük su tüketiminizi ölçmek, daha sağlıklı, daha canlı bir yüze sahip olmak için cilt bakımı ve ameliyatsız cilt tedavileri gibi.

Zaman yönetimi: Bunu yapmanın birçok yolu vardır; bir program tutabilir ve hafta boyunca yaptığınız tüm toplantıları veya taahhütleri yazabilirsiniz.

Bir destek sistemi geliştirin: İş yerinde vereceğiniz küçük aralarda arkadaşlarınızla kişisel bakımlarınıza dair sohbetler edebilir, başka bir gözden çevrenize yansıttığınız enerjiyi test edebilirsiniz. Bu tür bağlar kurmak sizi geliştirir ve düşünmek için size zaman yaratır.

Özetle;

İş-yaşam dengesi herkes için aynı değildir. Burada tek bir formül yoktur. Aslında, mükemmel bir iş-yaşam dengesinin var olmadığı bile söylenebilir. Şunu unutmayın, bu denge içinde yüzünüz ve bedeniniz sizin vitrininizdir. Vitrin ne kadar sağlıklı olur ve güzel görünür ise gerçek iç dünyanızı göstermek o kadar kolay olur. Ruh sağlığını kontrol altına alabilen, bunu yüzüne yansıtabilen birçok iş insanı başarının önemli bir aşamasını kat etmiş demektir. düzenli kullanımı, genel olarak cildin daha sağlıklı ve canlı görünmesine katkıda bulunabilir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir